- ANA SAYFA
- ARAŞTIRMA MERKEZLERİ
- SAM
- Terimler, Kavramlar, Alımlamalar: Tanzimat'tan Erken Cumhuriyet Yıllarına Sanat/Mimarlık Dilinin Oluşumu Üzerine Bir Soruşturma
SAM YUVARLAK MASA TOPLANTILARI
Terimler, Kavramlar, Alımlamalar: Tanzimat'tan Erken Cumhuriyet Yıllarına Sanat/Mimarlık Dilinin Oluşumu Üzerine Bir Soruşturma
Ömer Faruk Günenç
22 Temmuz 2023 Cumartesi 14:00 Salon: ŞAKİR KOCABAŞ SALONU
"Sanat Tarihine Mümkün Bakışlar II" devam ediyor! Bilim ve Sanat Vakfı-Sanat Araştırmaları Merkezi olarak 2010-2013 döneminde "Sanat Tarihine [Mümkün] Bakışlar" başlığı altında Zeynep Gökgöz koordinatörlüğünde düzenlenen Yuvarlak Masa Toplantıları’nda “sanatın sonundan sonra” sanatın, sanatçının ve sanat izleyicisinin yeni konumlarına bağlı olarak farklı bir sanat tarihi anlatısına ihtiyaç duyan, hâkim paradigmaları aşmak için yeni cümleler arayışında olan isimlerle bir araya geldik. Güncel sanatın sanat tarihine nasıl mal olacağı da diğer bir hattımız olarak belirleyiciydi. Aradan geçen on yılın ardından tartışma hatlarımıza farklı alanları da dahil ederek kaldığımız yerden devam ediyoruz.
Bu doğrultuda hazırladığımız serinin üçüncü oturumunda sanatçı Ömer Faruk Günenç'i ağırlayacağız. Günenç'le sanat/mimarlık dilinin oluşumuna dair birtakım problematiklerin üzerine konuşacağız.
Dil, düşünce ve mantıksal tertibatlar, tıpkı insan doğası gibi tarihseldirler. Zaman-mekân değiştikçe, toplumsallık dönüştükçe, arzu imalatları yeniden nesneleştikçe bir varlık olarak dilin bizatihi kendisi dönüşür, kavramlar ve terimler deforme olur, tarihsel koordinatlarına yerleştirilerek içselleştirilmeye çalışılır. Başka coğrafyalardan transfer edilen her nesne gibi, bilgi nesneleri de hızlıca toplumsal formasyona adapte ol(a)mazlar. Yeniden yerli-yurtlu kılınmaları ve yaşamın bileşenlerine dönüşümleri sancılıdır. Başka bir anlatımla, oldukça farklı toplumsal formasyonda vuku bulan, metinsel üretimlerde nesneleşen, kurumlarda yeniden üretilen, hayatın içerisinde bir karşılığı olan ve çeşitli iktidar ilişkilerinde biçimlenen herhangi bir terim, kavram ve kurum, imal edildiği yerden başka bir yere götürüldüğü zaman gerilimler oluşmaya başlar. Kendisini var eden koşullar değişmiştir, aktörler farklıdır ve toplumsal uzamda transfer edildiği haliyle bir karşılığı da yoktur.
İçine doğduğumuz Anadolu coğrafyasında sanat/mimarlık dilinin geleneksel üretilme biçimlerinden farklılaşma halleri için de benzer önermelerde bulunmak mümkün duruyor. 18. yüzyılda izleri bulunabilirse de 19. yüzyıl ile beraber, Batı ile sayısız karşılaşma ve cedelleşme içerisinde, farklı koşullarda üretilmiş düşünsel tertibatlar, dünyayı kavrama biçimleri, terimler, kavramlar ve bilgi paketleri olmak üzere sayısız "bilgi nesnesi" ve "bilme biçimleri" alımlanmaya çalışılır. Alımlayan coğrafyalarda alımlama biçimlerinin oldukça karmaşık bir sürece gönderme yaptığı belirtilmelidir. Bu soruşturma, sanat/mimarlık dilinin oluşumuna dair birtakım problematiklerin izini sürmeyi deniyor. Alımlama pratiğinin doğası, terimlerin ve kavramların tarihsel üretilme biçimleri, historiyografik sorunsalların doğuşu, aklın/düşünce biçimlerinin tarihselliği, mimarlık/sanat nesnelerinin bakışın nesnesi kılınma halleri ve Tanzimat'tan günümüze süregelen historiyografik yatkınlıkların düşünce üretimini kapatacı rolleri örnekler arasında yer alabilir.
2024 Güz Programı
Vakıf faaliyetlerinin en gelenekseli olan seminerler, her yıl güz ve bahar dönemlerinde gerçekleşiyor.
DETAYLI BİLGİ