Bülten’den
Kasım ayında Vefa Semti sempozyumuna ev sahipliği yaptık. Türkiye’de ilk defa bir semt ile ilgili müstakil bir sempozyum düzenlenmiş oldu. Uluslararası, Medeniyetler ve Dünya Düzenleri sempozyumundan sonra yapılması da ayrıca anlamlıydı. Şehirleşme, Türkiye’nin son iki yüzyılda yaşadığı en hayatî meselelerden biri. Maalesef bu hayatî olandan ne anlaşılması gerektiğini bilmiyoruz. Bilenlere ise toplumca sağır kesildik. Sürekli yıkıma ya da çarpık inşaya davetiye çıkarıyoruz. Sürekli tamahın ve hırsın insan eliyle nelere yol açabileceğini ispatlamaya çalışıyoruz. Bu çarpıklık ince düşünüş ve duyuştan ne kadar uzak düştüğümüzü bütün çıplaklığı ile ortaya koyuyor. Yıkılan veya metruk bırakılan mekanlar içimizin birer aynası. Halbuki bunlar da bir zamanlar, insan eliyle inşa edilmişlerdi: güzellikle ve incelikle.
Güzel bir mekan inşa etmek ancak güzel ve ince düşünebilen önderlere sahip olmakla mümkün. Üstelik bu önderler devletlerin uzun süren güçlü ama esnek yapılarının en derinlerine nüfuz ederler. Uzun ömürlü Osmanlı İmparatorluğu’na baktığınız zaman bütün vakarı ve haşmeti ile Ebu’l Vefa’yı görürsünüz. Ebu’l Vefa yüzyıllardır pazarlıksız, hesapsız gelen herkesi ruhunda barındırdı. Kendine vefalı olduğu için herkese vefalı davrandı. Nice hükümdar, vezir, bürokrat, zadegân gelip geçti. Ama Ebu’l Vefa hazretleri hâlen olduğu yerde duruyor. Ebu’l Vefa’yı güçlü kılan saik neydi? Sadeliğiydi. Vazgeçmesini bilmesiydi. Güçlüden yana olmamasıydı. İlmin izzetine her şeyden çok güvenmesiydi. Ebu’l Vefa hazretleri diğer gönül dostları gibi yol gösterici olmaya devam ediyor.
Hayırda kalın!
SEMINARS
As the most traditonal activity of BISAV, the courses take place in every fall and spring of a year.
MORE INFO