YUVARLAK MASA TOPLANTILARI
“Arap Baharı”nın İlk Demokratik Deneyimi: Tunus Seçimleri
Muzaffer Şenel, Hasan Kösebalaban , Ufuk Ulutaş
2 Kasım 2011 Çarşamba 18:00 Salon: ŞAKİR KOCABAŞ SALONU
Arap coğrafyasındaki değişimin fitilini ateşleyen Tunus halkı, yeni anayasayı hazırlayacak Kurucu Meclis’i belirlemek üzere 23 Ekim’de sandık başına gitti ve seçimlerden Raşid Gannuşi’nin en-Nahda Hareketi %40’lık oy oranıyla galip çıktı. 1956’da bağımsızlığını kazanan laik Tunus’ta ilk kez İslamî çizgide bir hareket koalisyon hükümetini kuracak. “Arap Baharı”nın bu ilk seçim deneyimi ne anlam ifade ediyor? En-Nahda’nın seçimin galibi olması Arap Dünyası’nın bu en laik ülkesinde nasıl bir değişime işaret ediyor? Tunus’u önümüzdeki dönemde nasıl bir gelecek bekliyor? Otoriter rejimlerin düştüğü veya sallantıda olduğu bir dönemde bu ilk demokratik deneyim Ortadoğu’yu nasıl etkileyebilir?
Küresel Araştırmalar Merkezi olarak “Ortadoğu Konuşmaları”nın dördüncüsünde, Tunus seçimlerine Türkiye’den gözlemci olarak katılan ve bölgenin nabzını tutan İstanbul Şehir Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden Hasan Kösebalaban ve Muzaffer Şenel ile SETA araştırmacılarından Ufuk Ulutaş'ı misafir edeceğiz. Kösebalaban, Şenel ve Ulutaş, hem seçimlere ilişkin gözlemlerini hem de Tunus’un ilk demokratik deneyiminin Ortadoğu’yu nasıl etkileyebileceğine dair öngörülerini bizimle paylaşacak.
Hasan Kösebalaban, 1995’te Malezya Uluslararası İslam Üniversitesi Siyaset Bilimi Bölümü’nde lisansını, 1997’de Uluslararası Japonya Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nde yüksek lisansını ve 2006’da Utah Üniversitesi (ABD) Siyaset Bilimi’nde doktorasını tamamladı. Hâlihazırda İstanbul Şehir Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü’nde öğretim üyesidir. Kösebalaban’ın araştırma konuları arasında uluslararası ilişkileri, karşılaştırmalı siyaset ve Ortadoğu siyaseti bulunmaktadır. Turkish Foreign Policy: Islam, Nationalism, and Globalization (Palgrave Macmillan, 2011), Religion and Politics in Saudi Arabia (Muhammad Ayoob ile birlikte, Lynne Rienner, 2008), Güneydoğu Asya’da İslam ve Siyaset (İlke Yayıncılık, 1997) kitaplarının yanı sıra akademik dergilerde yayınlanmış pek çok makalesi bulunmaktadır. Küre Yayınları’ndan çıkan İsrail Lobisi kitabının da mütercimidir.
Muzaffer Şenel, 1977’de Afyonkarahisar’da doğdu. Afyon Lisesi’nden mezun olduktan sonra, lisans eğitimini KKTC Yakın Doğu Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nde burslu olarak tamamladı. Aynı bölümde lisansüstü eğitimine devam etti. Yüksek lisans derecesini Marmara Üniversitesi Avrupa Topluluğu Enstitüsü Avrupa Birliği Siyaseti ve Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden “European Union Politics towards the Middle East since 1980” başlıklı teziyle aldı. Kocaeli Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü ve Marmara Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü’nde araştırma görevlisi olarak çalıştı. Halen İstanbul Şehir Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü’ndedir. Macaristan, Polonya ve İngiltere’de misafir araştırmacı olarak bulundu. Anlayış dergisinde Avrupa Birliği, Türk dış politikası ve Kıbrıs üzerine yazılar kaleme alan Şenel’in çeşitli kitap ve dergilerde yayınlanmış makaleleri vardır. Sadık Ünay ile birlikte derledikleri Global Orders and Civilizations: Perspectives from History, Philosophy and International Relations (New York: Nova Science Publications, 2009) ve Mesut Özcan ile birlikte derledikleri Modernite ve Dünya Düzen(ler)i (İstanbul: Klasik Yayınları, 2010) adlı kitap çalışmaları vardır.
Ufuk Ulutaş, Bilkent Üniversitesi Siyaset Bilimi'nde lisansını, Ohio State Üniversitesi Tarih Bölümü'nde yüksek lisansını tamamladı. Kudüs İbrani Üniversitesi’nde İbranice ve Ortadoğu politikası dersleri aldı. Mershon Center for Security Studies’te ve Melton Center for Jewish Studies’te araştırmacı olarak çalıştı. SETA DC Ortadoğu Program Koordinatörlüğünü yürüten Ulutaş, Ohio State Üniversitesi’ndeki doktorasını tamamlamak üzeredir.
******************************
Hasan Kösebalaban: “Fransız tekelinin kırılacağı Tunus ekonomisi uluslararası rekabete açılacaktır”
Muzaffer Şenel: “Nahda hemen her seçim bölgesinde en güçlü partiydi”
Ufuk Ulutaş: “Tunus, diğer Arap ülkelerine bir model olamaz, ama ilham kaynağı olabilir”
Bilim ve Sanat Vakfı Küresel Araştırmalar Merkezi tarafından düzenlenen Ortadoğu Konuşmaları toplantı dizisi kapsamında “Arap Baharı”nın İlk Demokratik Deneyimi: Tunus Seçimleri başlığı altında İstanbul Şehir Üniversitesi’nden Hasan Kösebalaban ve Muzaffer Şenel ile SETA araştırmacılarından Ufuk Ulutaş, gözlemci olarak görev aldıkları 23 Ekim’de yapılan Tunus seçimlerine ilişkin izlenimlerini paylaştılar. Ülkenin farklı bölgelerinde sandık başlarında görevlendirilen konuşmacılar, farklı siyasî gruplarla yaptıkları görüşmeleri ve Tunus’taki genel siyasî atmosferi oldukça önemli ve dikkat çekici ayrıntılara da yer vererek anlattılar. Ayrıca hem Ortadoğu’daki değişim sürecini hem de bu değişimin başlangıç noktası olan Tunus örneğini analiz ettiler.
Hasan Kösebalaban, Tunus’un coğrafî açıdan Batı’ya en yakın Afrika ülkesi olduğuna dikkat çekti ve bölge üzerindeki uluslararası rekabete değindi. Bu çerçevede eski sömürgeci Fransa ile ABD ve Türkiye’nin de aralarında bulunduğu ülkelerin seçim sürecinde oldukça etkili olduğunu ifade etti. Fransa’nın eski rejim yanlıları ve daha seküler kanat ile irtibatta olduğunu ve bu nedenle kaybeden tarafa oynadığını belirten Kösebalaban’a göre ABD’nin değişim yanlısı olan kanat ve özellikle Nahda Hareketi ile olan teması ülkedeki güçler dengesini değiştirebilecek nitelikte. Bundan sonraki süreçte ülkede iktisadî alanda Fransız tekelinin kırılarak Tunus’un uluslararası rekabete açılacağı öngörülebilir.
Muzaffer Şenel ise Tunus seçimlerini iç siyasî dengeler açısından ele aldı; Tunus’taki siyasî bölünmeler ile seküler siyasî grupların amaç ve hedefleri üzerinde durdu. Seçimlerin neredeyse yeniden bir bağımsızlık mücadelesine dönüştüğünü belirten Şenel, bu ülkenin bir avantajı olan homojen nüfus yapısına da değindi. Nüfusun çoğunluğunu Sünni-Malikilerin oluşturduğu Tunus’ta Selefilerin sayısı, zannedilenin aksine 7000 gibi oldukça cüz’i bir rakam. Tunus’un batısından doğusuna, yani sahillere doğru sekülerleşme oranında bir artış olduğunu dile getiren Şenel, ülkenin her yerinde seçime giren tek hareket olan Nahda’nın hemen her bölgeden en güçlü parti olarak çıktığını vurguladı.
Ufuk Ulutaş, konuşmasında doğrudan seçimlere ve partilerin seçim propagandalarına odaklandı. Nahda’nın bütün seçim sürecinde AK Parti’nin seçim stratejisini kullandığını belirten Ulutaş ilginç bir ayrıntıyı da aktardı: AK Parti’nin seçim propagandasını yürüten kişi Nahda’nın, CHP’nin propagandasını organize eden kişi de Tunus’un en seküler partilerinden PDP’nin seçim propagandasını yürüttü. Nahda’nın oy potansiyelinin gerçekte %50’nin üzerinde olduğunu belirten Ulutaş, tarafların uzlaşmayla bu oy oranını -sıralamayı değiştirmeyecek şekilde- makul bir seviyeye çektiklerini de iddia etti. “Arap Baharı”nın ilk demokratik seçimlerinin yapıldığı Tunus, Ulutaş’a göre Mısır ve Libya’dan çok farklı; bu nedenle diğer Arap ülkelerine bir model olamaz, ama ilham kaynağı olabilir.
Konuşmacıların sunumlarının ardından soru-cevap bölümü ile devam edilen programda Türkiye-Tunus ilişkileri ile Tunus seçimlerinin Ortadoğu’daki hareketliliğe etkileri tartışıldı. Konuşmacılar bundan sonraki süreçte Türkiye’nin hem ekonomik hem de siyasi olarak Tunus’ta etkili bir aktör olacağını ifade ettiler.
Bilim ve Sanat Vakfı (Foundation for Sciences and Arts)
Küresel Araştırmalar Merkezi (Centre for Global Studies)
Adres:Vefa Cad., No: 41, 34134, Vefa/İstanbul
Tel: +90 212 528 22 22 / 801-802
Faks: +90 212 513 32 20
E-Posta: kam@bisav.org.tr
SEMİNERLER
Vakıf faaliyetlerinin en gelenekseli olan seminerler, her yıl güz ve bahar dönemlerinde gerçekleşiyor.
DETAYLI BİLGİ