MAM ROUNDTABLE MEETINGS

Alaturka: Türk Müziğinde Bir Üslup

Onur Öner, Ömer İpek

02/جمادى الأولى/1444 04:30 م Salon: ŞAKİR KOCABAŞ SALONU

Onur Öner'in (Dr.) hazırladığı "Müziği Kitaptan Dinlemek" toplantı dizisinin ikinci oturumunda Ömer İpek'in sunumuyla J. M. O'Connell'in Alaturka: Türk Müziğinde Bir Üslup* kitabını tartışacağız. Münir Nurettin Selçuk'un erken dönem kariyerini inceleyen kitap, erken cumhuriyetin müzik tarihinde çok önemli bir yere sahip Selçuk'un yeni rejimin inkılapları ve kültür politikaları arasında "alaturkanın" gelişimindeki rolüne odaklanıyor.

Tanıtım bülteninden:

"Erken Cumhuriyet Dönemi (1923–1938), Türkiye'de idari, toplumsal ve kültürel alanda topyekûn bir değişim dönemiydi. Alaturka: Türk Müziğinde bir Üslup, böyle bir değişim döneminde Türk müziğinde doğan yeni bir üslup (alaturka) üzerinde yürütülen tartışmaya ilişkin bir çalışmadır.  20 yıldan uzun süren bir araştırmanın meyvesi olan bu kitap, teorik ve pratik unsurları müzik bağlamında ele alarak müzik ve kültürün kesiştiği noktada fark edilir olan üslup çeşitliliğini incelemektedir. Etnomüzikoloji, müzikoloji ve antropolojinin yanı sıra müzikal estetiğe ilişkin eleştirel yaklaşımlardan yararlanan çalışma, ulusal bir kimliğin inşasına ilişkin o döneme ait kavrayışları ele alarak Türkiye’de müzikal üslupla ilgili ortaya çıkan tartışmalara odaklanmaktadır. Üslup hakkında süregelen bu tartışma, Doğu ve Batı tanımlarının ve özellikle geçmişin ve bugünün yorumlarının hararetli bir şekilde tartışıldığı birbirine rakip kavram dünyaları üzerinde yürümektedir. John Morgan O'Connell, tarihsel ve etnografik bir yapı üzerine kurguladığı çalışmasında Türk tarihçiliğinin eleştirel bir yaklaşımını sunmak için arşiv kaynaklarını ve etnografik materyalleri bir araya getirerek Türk müziği ve Türk tarihi çalışmalarına önemli katkılarda bulunuyor ve ulusal tarihi irdelemek için müziği eşsiz bir saha olarak araştırmacılarının gözleri önüne seriyor."

Çevirmenin takdiminden:

Türk Müziği sahasında tarihsel ve etnografik bakımdan kıymet ifade eden, alanında şimdiye kadar yapılmış en kapsamlı çalışmalardan biri olan bu kitap, izlediği yöntem itibariyle etnomüzikoloji ve müzik tarihçiliğine, işlediği konu itibariyle de bütün bir Türk müziği camiasına yeni yaklaşımlar kazandıracağı umuduyla Türkçe’ye kazandırılmıştır. Önemli sanatçıların şahsi hatıratı ve kulaktan kulağa naklolunan anlatıların belirlediği erken cumhuriyet dönemi müzik tarihinin önde gelen figürlerinden birisi olarak Münir Nurettin Selçuk’un hayatı ve müzik kariyeri, Türkiye’deki köklü değişimleri anlamak için elverişli bir zemin sağlamaktadır. Cumhuriyetle beraber bir biri ardısıra uygulamaya koyulan devrimlerle kendini gösteren değişim dönemi, fikri yükünü pozitivizmden almış bir yaklaşımı müzik alanında da cari kılmıştır. Bu bakımdan erken cumhuriyet döneminde Türk müziğinin modernleştirilmesi, batılılaştırılması, batı standartlarına uyarlanması gibi fikirlerin, dönemin siyasi ve toplumsal şartları da hesaba katılarak düşünülmesi gerekir.

Münir Nurettin Selçuk’un, bu değişim döneminin müzik alanında yarattığı güvensiz ve belirsiz şartları altında müziğin icra ve sunum tarzına getirdiği yeniliklerle Türk Müziği’ni devrimlerin gadrine uğramasından koruyup, belki de onun hayatiyetine devam etmesine yardımcı olduğu düşünülebilir. Bu değişimleri dönemin şartlarıyla uyum içinde yapabilme başarısını gösteren sanatçı, Türk Müziği’ne adeta batılı bir gömlek giydirmiş fakat bunu yaparken kıymetini gelenekten alan bu müziğin taşıdığı cevheri de olabildiğince muhafaza etmeye çalışmıştır. Genelde doğu kültürünün ifade estetiğinde ruh, gönül, hissediş, aşk gibi tanımlarla ifade edilegelen manevi kanadı oluşturan öncelikli unsuru, sanatsal ifadenin matematik ve mükemmeliyet kanadıyla tamamlamaya gayret etmiş bir sanatçı olarak Münir Nurettin’in inkılapçı bir karakter taşıdığı söylenirse herhalde abartılı bir tespit yapılmış olmaz. Onun başlattığı yenilikler sayesinde; icrası, sunumu, tarzı, meslekî ve sosyal ölçütleri daha belirgin bir Klasik Türk Müziği alanı ihdas edilmiştir."

 

 

* Albaraka Yayınları, 2022

İLGİLİ YUVARLAKMASALAR

خيار المحررين

SEMINARS

As the most traditonal activity of BISAV, the courses take place in every fall and spring of a year.

MORE INFO


تابعنا

الاشتراك في النشرة الإخبارية لدينا لتلقي الأخبار والتحديثات.